Guç’e Selen Demirel
Flört şiddeti, toplumsal cinsiyet güç eşitsizliğinden kaynaklı olarak gerçekleşen şiddet biçimlerinden biridir. Baskı, kısıtlama ve tehdit içeren her türlü davranış flört şiddeti olarak tanımlanmaktadır. Romantik bir ilişkide partnerin karşı tarafa psikolojik, fiziksel, cinsel, sosyal veya dijital şiddet içeren davranışlar göstermesi flört şiddetinin kapsamına girer. Flört şiddetindeki temel neden ise; aslında tüm şiddet biçimlerinde olduğu gibi karşı taraf üzerinde bir üstünlük sağlama ya da hakimiyet kurma niyetidir. Ek olarak flört şiddeti, sürmekte olan ilişkilerde meydana gelebileceği gibi bitmiş bir ilişkideki partner tarafından da gerçekleştirilebilir.[1]
ABD’li sosyolog James Makepeace, 1981 yılında yayımlamış olduğu çalışmasında, flört ilişkisinde bulunan üniversite öğrencilerinin önemli bir kısmının şiddete maruz kaldığını ve bu şiddetin git gide arttığını bulgulamıştır. Bu çalışma ile birlikte flört ilişkilerinde gerçekleşen şiddet olgusu, birçok araştırmacının dikkatini çekmiştir. 1989 yılında ise David Sugarman ve Gerald Hotaling, bulundukları yıla kadar flört şiddetini konu edinen 40 araştırmayı inceleyen bir makale yayımlamıştır. Bu makalede flört şiddeti, flört ilişkisindeki partnerlerden birinin diğerine acı çektirme ya da zarar verme niyeti ile baskı yapması ya da fiziksel güç kullanması veya kullanmakla tehdit edilmesi, olarak ele alınan çalışmalar üzerinde durulmuştur. 2013 senesine gelindiğinde de Dünya Sağlık Örgütü flört şiddetini “bir flört ilişkisi içinde meydana gelen fiziksel veya cinsel şiddettir” şeklinde tanımlamıştır.[2][3]
Türkiye’de ise yasal düzenleme de flört şiddeti nerede diye bakacak olursak, flört şiddetinin direkt olarak Türk Ceza Kanunu’nda yer almadığını görmekteyiz. Flört şiddeti altında uygulanan psikolojik şiddetin hukuki yaptırımı bulunmaktadır. “Benden ayrılırsan…” veya benzeri şekilde başlayan tehdit cümleleri, bir şeyi yapmamaya veya yapmaya zorladığı için şantaj suçuna girer. Şantaj suçu, tehdit suçunun özel bir şeklidir ve Türk Ceza Kanunu’n 107. maddesinde düzenlenmiştir. Kişinin mal varlığına, cinsel dokunulmazlığına ve vücut bütünlüğüne dair korkutmaya yönelik sözler de tehdit suçuna girer ve bu da Türk Ceza Kanunu’n 106. maddesinde işlenmektedir. Türk Ceza Kanunu çerçevesindeki tehdit suçu, özellikle flört ve duygusal bağlarda sık sık işlenmektedir. Flört ilişkilerinde -yine bir psikolojik şiddetine örnek olarak- kişinin onur, saygınlık ve şerefini aşağılayarak küçük düşürücü niteliğe sahip olan sözler hakaret suçunu oluşturur. İlişki içerisinde bulunulan partnere “aklı kıt, şerefsiz, geri zekalı, insan müsveddesi” gibi hareket suçunu teşkil edecek sözler sarf etmenin, Türk Ceza Kanunu’nun 125-131. maddelerinden hareketle, en basit yaptırımı 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır.[4]
Flört şiddetinin en yoğun olarak yaşandığı yaş aralığına bakıldığında, 16-24 yaş aralığının romantik ilişkilerinde bu sorunun çarpıcı bir şekilde fazla olduğu gözlemlenmektedir. Özellikle bu yaş aralığındaki gençlerin romantik ilişkilerinin “gizlenmesi/saklanması gereken”, “ayıp olan” bir mesele olarak görülmesinden ötürü gençlerin birçoğu flört şiddetinin kendilerinde yarattıkları yük ile baş başa bırakılmaktadır.[5]
Flört şiddeti romantik ilişkilerde gerçekleşen bir şiddet biçimi olduğu için görünürlüğü kısmen daha azdır, bu nedenle de toplumun ve bireylerin konuya bilinci oldukça önem arz etmektedir. Toplum bilinci şu yönden önemlidir: Flört şiddeti direkt olarak toplumsal cinsiyet rolleri ile ilgilidir. Bir toplumda güç ve şiddet erkek ile bağdaştırılıyorsa, kadın ise buna tahammül eden ya da saldırgan davranışları hoş görüp içselleştiren bir roldeyse bu durumda hem bireylerde hem de toplumda şiddeti kabullenen tutumlar gelişmiş olur. Böyle bir durum da kadınlar açısında büyük bir risk faktörü oluşur. Ek olarak; toplumda ikili ilişkilerin gizliliği ve sorunların paylaşılması bir ayıp unsuru olarak görüldüğünde, şiddete uğrayan bireyler hem saldırgan tarafından hem de toplum tarafından sindirilir ve bu yük ile baş başa bırakılır. Bu yüzden flört şiddetinde toplumsal cinsiyet rolleri, şiddeti tanımlayabilmek ve buna karşı bir bilinç oluşturabilmek oldukça önemlidir.
– Çerkes Toplumunda Flört Şiddeti Ne Durumda?
Flört şiddetinin ortaya çıktığı saldırgan kişiler incelenecek olduğunda; kişinin bireysel problemlerinin yanı sıra ataerkil toplumda yer edinen toplumsal cinsiyet rolleri, aile yapıları ve sosyo-kültürel normların da bundan sorumlu olduğunu söyleyebiliriz[6]. Aynı kültür altında birleşen bir toplum ise şiddeti tanımalı ve her toplumda bu şiddet türünün gerçekliğini kabul ederek buna karşı bir bilinç oluşturmalıdır. Peki ama Çerkesler flört şiddetini ne kadar tanıyor ve bu konuya karşı bilinç ne seviyede?
Yukarıda da bahsedildiği gibi flört şiddeti romantik ilişki içerisinde bulunan ve genellikle genç yaşlardaki bireyler arasında görülmektedir. Buradan hareketle, özellikle Çerkes gençlerinin arasında gerçekleşen kaşenlik ilişkileri üzerinde durulmalıdır. Birçok ataerkil toplumda olduğu gibi Çerkeslerde de ikili ilişkiler üçüncü kişilere yansıtılmaz, sorunlar dile getirilmez. “Ayıp” kavramı Xabze’de oldukça önemli bir yerdedir ve her alanda kapsayıcıdır. Geleneksel yaklaşımda kaşenliğin kişiler arasında gizli tutulması, herhangi bir sorunun yansıtılmaması gereklidir. Bunların konuşulması veya açıkça yaşanması toplum tarafından oldukça ayıplanır.
Çerkes toplumlarında saygı kavramı da önemli noktalardan birisidir. Yani insan ilişkilerinde saygı esastır. Fakat kültürün cinsiyetlere atadığı roller ve sınırlar da bellidir. Güç erkeğe; zarafet ve sükunet kadına aittir. Rollerin dışına çıkıldığında saygının yerinin tam olarak neresi olduğu belirsizdir. Eğer toplumun atadığı cinsiyet rolleri romantik ilişkilere taşınacak olursa özellikle kadın bir risk ve yük ile karşılaşmaktadır. Çünkü romantik ilişkiler iki kişi arasında kalır ve kadınlar herhangi bir şiddet ile karşılaşırsa sükûnetini koruyan taraf olması beklenir. Kültürümüzde bu tür olaylar dışarıya yansıtıldığında ise saldırgan, thamade’ler (büyükler) tarafından ya ikaz edilir ya da toplumdan aforoz edilmektedir. Bu tür ikaz olaylarının ise oldukça az gerçekleştiğini söylemek mümkündür. Ancak buradan flört şiddetinin olmadığını ya da az olduğunu söylemek asla doğru olmaz. Çünkü kültürümüzde romantik ilişki sorunları; dile getirilemez, dışarı yansıtılamaz ve açıkça anlatılamaz konulardandır.
Toplumun genel olarak bunları konuşmaması/konuşamaması da şiddete karşı bilincin ne denli var olduğunu ya da şiddetin seviyesinin belirlenmesini zorlaştırarak doğru bir varsayım ya da sonuç çıkarılmasını mümkün kılmamaktadır. Ayrıca kültürümüzde şiddet denildiğinde de “fiziksel şiddet” akla gelmekte ve bunun üzerinden varsayım yapılmaktadır. Şiddetin tanımı ve şiddetin türlerine dair de genel bir farkındalıktan bahsedemeyiz. Buradaki tehlike de şiddetin yeterince görünür olmaması, buna karşı bilincin oluşmaması, şiddetin ne olduğunu bilmemek ve şiddet biçimlerini tanımamanın altında yatmaktadır. Çünkü özellikle gençler flört şiddeti ile karşılaştığında ne yaşadığını tam olarak bilememektedir. Buna bağlı olarak da savunmasız ve yalnız hissedebilmekte, ne yapması gerektiği konusunda kafası karışabilmekte ya da güvenli bir ilişki nasıldır bilmediği için yaşanan tüm durumları kendi kendine normalleştirmeye çalışabilmektedir.[7]
Peki bir romantik ilişki içerisinde bulunduğunuz kaşeninizin ya da sevgilinizin size flört şiddeti uyguladığını nasıl anlayabilirsiniz? Bazı sinyallere değinmek istiyoruz:
– Seni aşırı kıskanıyor ve sahipleniyorsa, bunları yapma sebebi olarak ise sevgisini öne sürüyorsa,
– Sana sürekli ne yapman gerektiğini söylüyorsa,
– Sana sürekli ulaşmak istiyor ve ulaşamadığında küsüyor/öfkeleniyorsa,
– Farklı düşüncelere sahip olduğunuzda sana öfkeleniyor ve bir tahakküm kurmaya çalışıyorsa,
– Senin düşüncelerini dikkate almıyor, önemsemiyor, küçümsüyorsa,
– Senin iznin ve bilgin yokken telefonunu/bilgisayarını karıştırıyorsa,
– Kimlerle görüştüğüne, mesajlaştığına, ne giydiğine karışıyorsa ve bu konularda tartışma çıkararak özgürlüğünü engelliyorsa
– Eşyalarına ya da bedenine herhangi bir şekilde zarar veriyorsa,
– Sana ait olan görüntüleri veya sırları paylaşmak ile tehdit ediyorsa,
ilişkinde flört şiddeti ile karşı karşıyasın.[8]
Ek olarak söylemek istediğimiz önemli bir şey var. Şiddet konusuna değinildiğinde “bizim kültürümüzde diğer kültürlere göre fazla yok” gibi bir kıyaslama doğru değildir. Çünkü şiddet, toplumda yaşanma fazlalığına göre dikkat edilmesi gereken ya da tolere edilebilen bir şey değildir. Şiddetin türü ne olursa olsun, yasal bir suçtur. Bu yüzden bununla mücadele şarttır.
Kaynakça
[1] Toplum Gönüllüleri Genç Kadın Fonu, “Flört Şiddeti”. https://www.tog.org.tr/wp-content/uploads/2018/12/TOG_GKF_FlortSiddeti.pdf (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[2] Set, Zeynep. “Flört Şiddeti: Bir Gözden Geçirme”, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current Approaches in Psychiatry 2020; 12(4):444-454. https://doi.org/10.18863/pgy.674468 (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[3] https://tr.wikipedia.org/wiki/Fl%C3%B6rt_%C5%9Fiddeti (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[4] Serpil Çınar, “Flört şiddeti ve hukuki boyutu”. https://www.milliyet.com.tr/pembenar/avukat-serpil-cinar/flort-siddeti-ve-hukuki-boyutu-2911103 (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[5] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Flört Şiddeti”. https://cinselsiddetlemucadele.org/wp-content/uploads/2017/07/flort-brosur-internet.pdf (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[6] Polat, O. (2017). “Şiddet” . Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi , 22 (1) , 15-34. https://dergipark.org.tr/tr/pub/maruhad/issue/27591/290653 (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[7] Çakır Koçak Y, Öztürk Can H. “Flört şiddeti: Tanımı, sınıflaması ve değerlendirmesi”. Öz-başaran F, editör. Toplumsal Cinsiyet ve Kadın. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri;2019. p.43-53. https://www.researchgate.net/publication/338387971_Flort_Siddeti_Tanimi_Siniflamasi_ve_Degerlendirmesi (Erişim Tarihi: 22.09.2021)
[8] Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, “Flört Şiddeti”. https://morcati.org.tr/flort-siddeti/ (Erişim Tarihi: 22.09.2021)