Afganistan’daki Kadınlar İçin Çağrı

5 'da okunur

Afganistan’daki kadınlar birkaç gündür, başlarına gelecekleri düşünmek bile istemedikleri günlere uyanıyorlar. Kadın gazeteciler tutuklanmayı bekliyor, kadın devlet görevlileri iş yerlerini terk ediyor, kadın öğrenciler okula alınmıyor. Kadınlar, bir günden diğerine, kamusal hayattan hızla silinmeye zorlanıyor. Afganistan’da yıllardır yılmadan emek vererek elde ettikleri tüm birikimlerin birer ceza olarak onlara geri dönüp dönmeyeceğini bekliyor. Biz de bu birkaç gündür, kadınların akıbetini bilmemekten duyulan endişe ne ise onunla uyuyup uyanıyoruz. Bu ülkede kadın olmanın zorluğuna dair konuşamıyoruz; aklımıza Afganistanlı kadınlar geliyor, yutkunup susuyoruz. Bu coğrafyada kadınlar sadece kadın oldukları için türlü zulümlere maruz kalıyor ve biz bu zulümlerin boyutlarını tahmin bile edemiyoruz. Savaşın zorluklarına, var olan baskılara rağmen emek verdikleri, mücadeleyle tutunarak sahip oldukları birikimlerin tek seferde yıkıp geçilmesini seyretmeyi bekliyorlar. Kimisi kaçmayı dahi düşünemiyor. Birçoğu gidecek yeri olmadığına inanıyor. Haksız da sayılmazlar. Herkesin duyduğunu ve bildiğini, kimsenin yardıma yeltenmediğini açık ve net görürken daha iyisi için emek ve mücadele verilen topraklarda sevdiklerini bırakıp öylece gitmek kolay olmasa gerek.

Bizim ise; birden çok coğrafyaya yayılmış bir toplumun çocukları olarak savaş nedir, mülteci olmak ne demektir bizzat yaşamasak da hafızamızda yeri var. Savaş ve göçü yıllar boyu tecrübe etmek zorunda kalmış bir halkın çocukları olarak savaşın ve zorunlu göçün kadınların hayatında nelere mal olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu yüzden kadınlara hayatı zindan etmeyi kendine inanç bellemiş bu zihniyetten ikrah ediyoruz. Kadınlara sırf kadın oldukları için köle gibi yaşamayı reva gören bu zihniyete ve buna çanak tutan, sessiz kalan hem ulusal hem de uluslar arası aktörlere sesleniyoruz. Yok saydığınız tüm kadınlar Dünya’nın yarısıdır. Afganistanlı kadınlar Afganistan’ın yarısıdır. Zulme uğrattığınız ve zulmüne çanak tuttuğunuz tüm kadınları hafızamıza teker teker kazıyoruz. Asla unutmayacağız, dünyasını çaldığınız her kadının bugün ve yarın dünyası olmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Aktivist Seraj Mahbouba’nın söylediği gibi: “Taleplerimizin içinden sadece işlerine geldiği gibi kararlar veren dünyanın erk sahibi erkekleri, bizim çok büyük emek verdiğimiz bir şeyi yerle bir ettiler. Hepiniz iğrençsiniz, utanın!”

Almastı Çerkes Kadın Hareketi olarak, Türkiye ve dünyadaki insan hakları kuruluşlarına, sesimiz ulaştığınca çağrıda bulunmak istiyoruz: Afganistan’daki kadınları görün, duyun. Afgan kadınları yalnız bırakmayın.


Uluslar arası toplumu, Afgan kadınları Taliban ile yalnız bırakmamaya çağırıyoruz.

We urge the international community not to leave Afghan women alone with the Taliban.

از جامعه جهانی می‌خواهیم زنان افغان را با طالبان تنها نگذارند.


Almastı Çerkes Kadın Hareketi

Bir önceki

Sözleşme uygulansın, Azralar yaşasın!

Bir sonraki

Dernek Seçimleri ve Temsilde Eşit(siz)lik

Latest from Blog

İkrardan Dönüş

oturdum saydım. kaçıncı gündü. öldüğü, son nefesini verdiği gün müydü birinci gün. yoksa defnedildiği gün mü.

0 $0.00